Wednesday, December 19, 2012

Erkekler erkekliklerini sorguluyor'

Kadın cinayetlerinin günbegün arttığı, kadına yönelik şiddet konusunun en yoğun tartışıldığı şu dönemde, toplumdaki cinsiyetçi yaklaşıma erkekler cephesinden bakan, sorunları erkeklik adına sorgulayan gruplar adından söz ettirmeye başladı.

İstanbul - O gruplardan biri olan “Erkek Muhabbeti”, SOGEP (Sosyal Kalkınma ve Cinsiyet Eşitliği Politikaları Merkezi) çatısı altında bir araya gelmiş, değişmeye kararlı bir grup genç erkeğin kurduğu bir çalışma grubu. Erkeklik üzerine konuşuyor ve araştırmalar yapıyorlar. Çalışmaları sonucunda ise erkeklerin, erkeklik deneyimi hakkında tartışabilecekleri bir alan yaratmayı amaçlıyorlar. Erkek Muhabbeti çalışma grubundan Bilhan Gözcü ve Ömer Şeker, Türkiye’deki erkeklik algısını ve Erkek Muhabbeti’nin amaç ve çalışmalarını Elif Karaca'ya anlattı.
-Nedir Erkek Muhabbeti?
Erkek Muhabbeti, bir erkeklik çalışma grubu. Erkeklerin kişisellerini sorgulayarak, bu noktadan hareketle ataerkilliğe ve cinsiyet rejimine karşı politik bir yaklaşım üretmeleri amacıyla kuruldu. 2010 yılında SOGEP bünyesinde çalışmalarımıza başladık. Temel amaç erkeklerin erkekliklerini sorgulaması diyebiliriz. Kendimizden yola çıkarak yapacağımız çalışmalarla konunun kitlesel olarak tartışılmasına katkımız olabilmesini umuyoruz.
-Neden bir dernek olarak değil de çalışma grubu olarak konumlandırdınız kendinizi?
Kendimizi özellikle çalışma grubu olarak konumlandırdık çünkü bu muğlak ifade bize sınırların olmadığı bir özgürlük sağlıyor. Ayrıca henüz sayımız çok az, 2010 yılında ilk olarak 4 kişi çalışmaya başladık. O günden bugüne gruptaki isimler değişti, gelenler gidenler oldu. Bir süre önce 4. atölye çalışmamızı yaptık ve böylece aramıza yeni arkadaşlar katıldı. Atölyelere bugüne kadar toplam 40 kişi katılım gösterdi ancak atölyelere katılan herkes istikrarlı bir şekilde sonraki çalışmalara katılamıyor.
Amacımız çalışmaların sürekliliğini sağlayabilecek bir yapıya ve sayıya ulaşabilmek.

-Çalışma grubuna seçtiğiniz isim “Erkek Muhabbeti” yanlış anlaşılmalara çok müsait değil mi?
Bu ismi seçmemizdeki sebep, cinsiyetçi “Erkek Muhabbeti” içeriğine bir itiraz ve belki de kendimizce bir müdahale. “Erkek Muhabbeti”nin başka bir içeriğinin de olabileceğini göstermek istedik.
-Son yıllarda erkeklik üzerine konuşan başka gruplar da var: BEDİ (Biz Erkek Değiliz İnisiyatifi), Rahatsız Erkekler... Nereden doğdu bu ihtiyaç sizce?
Bu bir ihtiyaçtan ziyade bir sonuç ve bir tepki aslında. Hem cinsiyet rejimine bir tepki hem de feminist ve LGBT (Lezbiyen, Gay, Biseksüel ve Transseksüel) hareketin mücadelesinin bir sonucu. Tabii antimilitarist örgütlerin mücadelesini de unutmamak lazım ki onlar çok daha uzun süredir mücadele ediyorlar.
-Daha önce örgütlenmiş olan gruplarla birleşmek yerine neden SOGEP altında ayrı bir yapılanmaya gittiniz?
Örgütlenme böyle birşey çünkü; zaten bu örgütlerin hepsi de cinsiyet rejimine aleyhtar insanların bir araya gelebileceği yerler. Bizim aramızda Biz Erkek Değiliz İnsiyatifinin toplantılarına katılanlar da oldu ve olacaktır da. Bunun önünde bir engel yok. Biz bu meseleyi sıfırdan konuşmak istedik sadece.
-Söyleminiz ne olacak peki, ne anlatacaksınız?
Bir erkek örgütünün sadece kadına yönelik erkek şiddeti, homofobi, bifobi, transfobi kötüdür demesinin eksik olduğunu, bunun dışında da söylenecek şeyler olduğunu düşünüyoruz. Erkekler sadece kadın odaklı meseleler üzerinden söz üretmemeliler. Mesela tersanede, madende ölen işçiler var ve bunları da konuşmalıyız.
-Hedef kitleniz kim? Sizler sivil toplum kuruluşlarında çalışan, toplumsal sorunlara karşı çeşitli farkındalıkları olan ve bunları sorgulayan bireylersiniz. Hedefiniz sizin gibi aktivist gençlerle mi çalışmak yoksa bu gibi konulara hiç kafa yormayan insanlara da ulaşmak istiyor musunuz?
İlk kertede hedefimiz, gerçekten erkeklikle derdi olan erkeklerle bir araya gelmek. Erkek örgütlenme deneyimi üzerine biraz kafa yormamız lazım. Erkekliğin, erkekler tarafından daha yaygın konuşulabilir kılınmasını sağlamak lazım. Bundan sonraki aşamada çeşitli programlarımız olabilir mesela liselerde yürütülecek cinsiyetçilik karşıtı bir program gibi ancak şu aşamada bunun cevabını vermemiz zor.
-Söylem üreteceğiniz konulara ilişkin bir listeniz var mı?
Militarizm, vicdani ret, toplumdaki erkek rolü, cinsel şiddete maruz kalan erkeklere ilişkin konular, vb... Çok fazla gündem maddesi var. Biz öncelikle kendimizden yola çıkarak, bilgimiz-deneyimimiz nedir bunu anlayalım dedik. Stratejimizi bir süre sonra tekrar gözden geçireceğiz.
-Maddi kaynaklarınız neler, nasıl finanse oluyorsunuz?
Bugüne kadar çalışmalarımızı İsveç İstanbul Başkonsolosluğu destekledi. İsveç erkeklerin cinsiyet eşitliği çalışmaları konusunda öncü ülkelerden biridir, bu nedenle konu ilgilerini çekti, destek oldular.
-Son olarak yurtdışında erkeklik konusundaki çalışmaları değerlendirirseniz; erkeklik yurtdışında hangi boyutta konuşuluyor?
Yurtdışındaki erkeklik konusundaki çalışmalar Türkiye’den çok daha yaygın tabii ki. Sadece Amerika’da erkeklik üzerine çalışan 100 civarında grup var ama ilgilendirkleri konular itibarıyla çok daha daraltılmış gruplar. Mesela kimisi cinsel şiddet mağduru erkekler üzerine çalışıyor, kimisi kadına yönelik şiddeti erkeklerin durdurabileceğini savunuyor ve bu yönde politikalar gerçekleştiriyor. Biz ise yolun başındayız, feminist ve LGBT hareketin ürettiklerinden yararlanarak kendimize bir yol haritası çıkarmaya çalışıyoruz.
http://soylesigunlugu.blogspot.com