Salih Müslim, Patrick Cockburn’a Rusya’nın
Suriye’deki hava operasyonları başlamadan önce verdiği röportajda, Esad
rejimini desteklemediklerini ancak Şam yakınındaki İslamcı grupların çok
daha büyük bir tehlike oluşturduklarını söyledi
Salih Müslim, IŞİD ve ve El Kaide bağlantılı gruplar tarafından Esad
rejiminin devrilmesi dünya için bir felaket olacaktır diyor.
Müslim, The Independent’tan Patrick Cockburn’a verdiği röportajda
“Eğer rejim selefiler (İslamcı militanlar) tarafından yıkılırsa bu
herkes için bir felaket olacaktır” dedi.
Müslim, Esad rejiminin daha kabul edilebilir bir seçenekle
değiştirilmesini desteklediklerini ancak birçok yönden Şam’a yaklaşmış
bulunan IŞİD ve diğer İslamcı grupların çok daha büyük bir tehlike
oluşturduklarını söyledi. Müslim, kısa süre önce kuzeydoğudaki Haseke
kentine yönelen IŞİD saldırısının hem rejim güçlerini hem de YPG’yi
hedef almasına rağmen YPG’nin rejim güçleriyle işbirliği yapmadığını
söylüyor.
Daha önceden rejim tarafından marjinalleştirilen ve ayrımcılığa
uğrayan Suriye Kürtleri son bir sene içinde Suriye savaşının en temel
aktörlerinden biri haline geldi. Ocak ayında ABD’nin hava desteğiyle 4,5
aylık bir kuşatmadan sonra IŞİD’i Kobanê’de ağır bir yenilgiye
uğrattılar ve o zamandan beri ilerlemelerini sürdürüyorlar. Müslim,
Esad’ın hakimiyetine son vermek istediklerini ama asıl düşmanlarının
IŞİD olduğunu söylüyor.
“Bizim temel amacımız IŞİD’i yok etmektir. Tek bir IŞİD militanı
hayatta kaldığı sürece kendimizi evimizde güvende hissedemeyeceğiz”
diyor Müslim. Tehdit sadece onlardan gelmiyor, Nusra, Ahrar’uş Şam gibi
El Kaide klonları da tehdit unsuru: “Hepsinin mentalitesi aynıdır.”
Salih Müslim, Türkiye’nin güneyinde Rojava adlı Kürt bölgesini
yöneten Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) başkanı. 64 yaşında tıknaz,
son derece canayakın bir adam. Görüşmenin başında yarım yamalak
İngilizcesi nedeniyle özür dilediğini söylemesine rağmen, İngilizcesinin
son derece akıcı olduğunu fark ediyorum. Bu durumu İngiltere’de bir yıl
İngilizcesini geliştirmek için kalması ve Suudi Arabistan’da bütün
çalışanların İngilizce konuştuğu bir firmada 12 yıl petrol mühendisi
olarak çalışmasıyla açıklıyor.
2012’de Suriye ordusunun Kürt bölgelerinden çıkışıyla başlayan,
Kürtlerin kısa sürede unutulmuşluktan kurtulup, Suriye’nin en önemli
gücü haline gelme sürecinin hızının kendisini hala şaşırttığını
söylüyor. Yüksek disipline sahip, kararlı YPG savaşçıları bu sene içinde
Kobanê’de, Tel Abyad ve Haseke’de IŞİD’e karşı zaferler kazandılar. Bu
süre içinde IŞİD Suriye ve Irak ordusuna ise ağır kayıplar verdirdi.
Müslim ve PYD’nin diğer yöneticileri YPG güçlerinin gelecekteki
ilerleyişi konusunda önemli bir karar almanın eşiğindeler. Kobanê ve
çevresindeki 380 köyü IŞİD’den temizleyen YPG şu anda Fırat nehrinin
doğu yakasına kadar ilerlemiş durumda. IŞİD’in Türkiye sınırıyla geriye
kalan tek temas noktası olan, Halep’in kuzeyinde stratejik öneme sahip
Cerablus’un çok yakınındalar. Türkiye YPG konusunda çok ihtiyatlı. Kendi
etkisi altındaki rejim karşıtı güçler tarafından kontrol edilecek bir
“güvenli bölge” kurmaya da çok istekli. Bu tampon bölgeyle IŞİD’i kendi
sınırlarından uzak tutmak ama daha önemlisi Kürtlerin Batı’ya doğru
ilerlemesini durdurmak istiyor.
Salih Müslim bu bölgedeki durumun böyle devam edemeyeceğini çünkü
IŞİD’in bölgedeki sivil Kürtlere saldırdığını söylüyor. Sadece bir
önceki gün, nüfusunun yüzde 30’u Kürt olan Münbiç kasabasında 300 Kürdün
IŞİD tarafından evlerini terk etmeye zorlandığını ve 7 sivilin de
öldürüldüğünü anlatıyor. 150 Kürdün de aynı tehdit altında olduğunu
ekliyor.
Salih Müslim YPG’nin sadece Kürtleri korumadığının, bütün Suriye
halklarının IŞİD tarafından tehdit edildiğini önemle vurguluyor.
Fırat’ın batısında, Halep’in kuzey bölgesinde yaşayan insanlar YPG’yi
yardıma çağırırlarsa, YPG’nin bu çağrıyı yanıtsız bırakmayacağını
anlatıyor. Buna ek olarak Kürtlerin yalıtılmış ve bu nedenle tehdit
altında olan Kürt bölgesi Afrin’e bir yol açmak istediklerini söylüyor.
ABD’nin bu bölgeyi IŞİD’den temizlemek istediğini de aktarıyor.
Müslim’e göre bunu gerçekleştirmenin ideal yöntemi hava desteği olan
kara birlikleri. Ancak ABD henüz bu seçenekle ilgili, YPG’ye hava
desteği verme konusunda bir karar vermiş değil, çünkü Türkiye’yi
gücendirmek istemiyor. Ancak Suriye’deki silahlı muhaliflerin neredeyse
tamamı IŞİD ve El Kaide bağlantılı örgütler tarafından kontrol ediliyor.
Bu nedenle ABD, hava kuvvetleri ile YPG kara güçlerinin arasındaki
verimli işbirliğine de bir zarar vermek istemiyor.
Kürtlerin daha fazla ilerlemesine Türkiye nasıl bir tepki verecek?
Türkiye, Suriye ile olan sınırında, Rojava’da, bir Kürt devletinin
ortaya çıkması nedeniyle zaten alarm halinde. PYD’nin gerçekte 1984’ten
beri kendisine karşı bir gerilla savaşı yürüten PKK’nin (Kürdistan İşçi
Partisi) Suriye kolu olduğunu biliyor. Salim Müslim, “Türkiye’nin bir
işgale yelteneceğini sanmıyorum ama eğer yaparsa bu başına büyük dertler
açacaktır” diyor.
YPG, hem Irak hem de Suriye’de ABD’nin en önemli ve en güçlü
müttefiki olmasına rağmen, ABD Suriye Kürtleriyle yaptığı işbirliğini
nereye kadar ilerleteceği konusunda bir ikilem içinde. Müslim,
Amerikalıların YPG’ye şimdiye kadar silah ve cephane desteğinde
bulunmadıklarını söylüyor.
Amerikalıların, Türkiye ile Temmuz ayında imzaladıkları, İncirlik
Üssü’nün ABD’ye açılması ve Türklerin de IŞİD karşıtı kampanyaya
katılmalarını içeren anlaşmanın, Suriye Kürtlerine verdikleri desteği
azaltmayacağı konusunda tekrar garanti verdiklerini söylüyor.
Bu anlaşma neticesinde Türkler IŞİD’e karşı bir iki, güneydoğu
Türkiye ve kuzey Irak’taki PKK hedeflerine ise yüzlerce saldırı
düzenlediler. Müslim, kuzey Irak’taki PKK varlığının IŞİD’le savaşmakta
olduğunu, bu nedenle Türkiye’nin hava saldırılarının sadece İslamcı
militanların işine yaradığını aktarıyor. Amerikalı yetkililerin verdiği
garantilerin kendisini tamamen rahatlatmadığını, Türk-ABD anlaşmasının
kamuoyuna açıklanmayan yanlarının kendisini kaygılandırdığını söylüyor.
Konuşma boyunca, Müslim, durumun kafa karıştırıcı olduğunu
söylemesine rağmen karşıt güçler arasında çatışmalarda uzlaşma yaratma
konusunda çok yetenekli. Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KBY) ve KDP
başkanı Mesut Barzani ile yaptığı bir toplantıdan henüz yeni dönmüştü.
Barzani de kuzey Suriye’de bir oldubitti ile Kürt devleti kurulması
konusunda derin kaygılar taşıyor. KBY, Rojava’ya karşı zaman zaman
ambargo uyguluyor. Bazen Rojava’ya geçmek isteyen kamyonlar KBY’nin
emriyle sınırda haftalarca bekletiliyor. Müslim’e göre iki Kürt bölgesi
arasındaki sınır KBY’li yetkililerin keyfine göre açılıyor veya
kapanıyor.
Rus birliklerinin Suriye savaşına katılması ile ilgili raporlar
konusunda kuşkulu. Geçen ay Moskova’da olduğunu ve Rus yetkililerinin
kendisine Rusya’nın böyle bir şeye kalkışmayacağını kesin bir dille
söylediklerini aktarıyor. “Rusya’nın Suriye Özel Temsilcisi Mihail
Bogdanov bana savaşa bulaşmayacaklarını söyledi” diyor.
Nihai zafere kadar IŞİD’le savaşmaya kararlı olmasına rağmen Müslim Suriye’de çözümün uzlaşmadan geçtiğine inanıyor.
“En sonunda politik bir çözüm olacaktır. Hiçbir taraf karşıtını tam anlamıyla yok edemez.”